Yuvacık´ın tarihinin çok eski tarihlere dayandığı bölgemizde bulunan arkeolojik kalıntılardan anlaşılmaktır. Yuvacık Osmanlı İmparatorluğu´nun son döneminde körfezin doğu ucundaki yerleşim yerlerinden biriydi. Yuvacık eski adıyla (Ovacık) büyük ve geniş alanlı bir köydü. Yuvacık ve çevresindeki köylerde Ermeniler yaşardı. Bu bölgedeki Ermeniler genelde, tütün ve kozacılıkla geçinirlerdi. Ermenilere ait bir çok tarihi eser bölgemizde zaman içerisin de meydana gelen kazılarda ortaya çıkmıştır. Yuvacığa ilk göçler Osmanlı İmparatorluğu´nun son döneminde Karadeniz ve Kafkasyadan Türklerin göç etmesi ile başladı. Yuvacık´a Göçlerdeki amaç bölgede bir savaş ve isyan çıkması halinde isyanları bastırmak ve denge oluşturmaktı. Bu şekilde Yuvacığa ilk yerleşimler başlamış oldu.
Bölgedeki Ermenilerin Kirazdere diğer adıyla Ovacık Deresi mesire yeri ve piknik alanı olarak kullanılıyordu. Bölgeye Türk yerleşimleri 1870 li yıllardan sonra Samanlı Dağlarının etekleri ve Yuvacık Merkez olmak üzere civar köylere yapılmıştır. Yuvacık´da Türkler ve Ermeniler bir arada yaşarlardı. Yuvacığın Merkezi şimdiki Merkez camii idi.llk olarak 30 - 40 hane yerleşim vardı.Yerleşimin daha çok olduğu bölge baraj havzası içinde kalan Çınardere idi.
Yollar: Tek kişilik patika, dar bir hayvanın geçebileceği şekilde toprak idi. Bu yollar bizzat insanların kazma, kürek ve el becerileriyle yapılmıştır.
Haberleşme:
Posta ile haftada birgün İzmit´ten gelen memur aracılığıyla sağlanıyordu.
Giyim:
Aba pantolonlar, şalvar, entariler, lastik ayakkabı, çarık idi. Giyim kuşam daha çok kendir ipinden el ile örülerekyapılırdı.
Yuvacık´ın bilinen 150 yıllık tarihinde birçok emekler sarf edilerek atalarımız bize bu güzel beldemizi armağan etmişlerdir. Tarihte olduğu gibi doğanın bütün güzelliklerini halen içinde saklamaktadır.
Bugün 1 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!
ZAMAN, bekleyenler için çok yavas, korkanlar için çok hizli, yas tutanlar için çok uzun, sevinenler için çok kisadır!